SAP Cloud Yolculuğunda ARETE Stratejisi ve İş Akışı
Bir önceki yazımızda SAP tarafındaki yaklaşım ve yükümlülükleri sizlerle paylaşmıştık. Şimdi ise ARETE tarafındaki bulut düşünce yapısı ve implementasyon öncesi yaklaşımlar üzerinde duracağız. Yeni nesil yaklaşımları kavrayabilmek ve ARETE olarak bu yolculuktaki SAP ile olan rol paylaşımımızı oturtabilmek, bulut dönüşümün en önemli noktası.
Dijital dünyada çığır açan, bugün kullandığımız ürünlerin arkasında “Innovation Sweet Spot” modeli bulunmakta. İnsan, teknik mükemmellik ve değer yaratma olarak 3 temel başlıkta toplanan bu olgular; aynı zamanda ARETE’nin de çözüm yaklaşımını oluşturan yapı taşları. İnsan boyutunda; kullanıcıların temel ihtiyaçları ve motivasyonları dikkate alınmakta. İşin teknik mükemmellik tarafında ise geliştirilen uygulamanın/çözümün sürdürülebilir ve sağlam olması öne çıkıyor. Üçüncüsü, yani değer yaratma boyutundaysa geliştirilen projenin kullanıcıya ne kadar değer kattığı ile ilgili. Karlı bir süreç olup olmadığı da yine bu noktada karşımıza çıkıyor. Teknik anlamda ortaya dökülen tasarım, kullanıcının ihtiyacına dokunulması ve şirket için karlı ve katma değeri olan bir çözüm olması hem bu modelin hem de ARETE’nin yaklaşımını özetliyor diyebiliriz.
Bahsedilen modelde yol katetmek adına belirli metotlar kullanıyoruz. Bunların başında da tasarım odaklı düşünme yaklaşımını benimsemek geliyor. Eş zamanlı olarak da çevik yönetim şeklinde, pazara ivmeli bir giriş, canlıya geçme süreleri hedefleniyor. Bu iki metot da birbirini besler şekilde ilerliyor. Sistematik bir şekilde problem süreci ilerletiliyor da diyebiliriz. İlk uygulama noktası, kullanıcılarımızı tanıdığımız, ihtiyaçlarını ya da problemlerini anladığımız analiz süreci oluyor. İş kollarını/departmanları ayrı ayrı dinliyor ve gereksinimlerinin altında yatan temel ihtiyacı anlayıp, buraya dokunmaya çalışıyoruz. Kök nedenlere ulaştığımızda ise sunacağımız çözümlerin hangi teknoloji ve yaklaşım ile ilerletilmesi gerektiğine karar veriyoruz. Stratejileri belirliyor ve bu doğrultuda bir yol haritası oluşturulması için özen gösteriyoruz.
Üst seviyede stratejiyi belirtmek gerekirse; bir önceki yazımızda bahsettiğimiz DDA (Digital Discovery Assessment) tamamlandıktan sonra kullanıcılar ile bir strateji çalıştayı gerçekleştiriyoruz. Katılımcılarımız bu aşamada yöneticiler ve karar vericiler oluyor. Bir teknoloji konuşulmasından ziyade yaratıcı fikirleri ve odak noktalarını çıkarıp, netleştirmeye çalışıyoruz. Bu çalışma, günün sonunda dökülmesi gereken yol haritasının çizgilerini netleştirmemizi sağlıyor.
Bu çalıştaydan sonra detaylı teknik analizlere geçiyoruz. Bu görüşme süreç sahipleri ve IT sorumluları ile yapılıyor. Teknik ihtiyaçları kullanıcı hikayesine çevirebilmek adına teknik uzmanlar liderliğinde Best Practice’ler gösteriliyor. İhtiyaçları ve problemleri anlamaktan ziyade artık olgunlaştırdığımız bir aşama oluyor. Best Practice’lerin gerçek anlamda firmanıza uygun halde hikayeleştirilip, sorunlarınıza en uygun ve optimum bir çözüm yaratacağı noktaları tasarlamaya çalışıyoruz.
Son olarak, ARETE tarafında teknik noktalar belirlendikten sonra yol haritası paylaşımı için son çalıştay yapılıyor. Fazlandırma yaklaşımıyla mı ilerlenecek ya da bir yaygınlaştırma süreci ile mi çözüm sunulacak; bu detayları netleştirip aktarıyoruz. Bu son çalıştayın girdilerini ilk iki toplantımızın çıktıları oluşturuyor. Dolayısıyla, tasarlanan yol haritası tamamıyla kullanıcı ihtiyaçlarından ve teknik gereksinimlerden beslenmiş oluyor. Tüm süreç sahipleriyle ve karar vericilerle son noktada hedeflediğimiz akışı, hikayeleştirilmiş ve önceliklendirilmiş implementasyon planlarını paylaşıyoruz.
SAP; bulut adaptasyonu ve bulut düşünce yapısının benimsenmesi noktalarını öne çıkarırken, bizlere de bunlardan faydalanmak için birçok kaynak ve platform sunuyor. ARETE olarak, implementasyon aşamasında bu durumdan maksimumda faydalanmaya çalışıyoruz. Bu kolaylıklar sunulurken, bir yandan da stratejinin belirlenmesi, kapsam çerçevesinin oluşturulması ve temel ihtiyaçların etraflıca anlaşılması konularının partnerler tarafından netleştirilmesi konusunda geniş bir alan bırakılıyor. ARETE olarak dinamik yapımız, globalde sunulan yenilikleri ve toplulukları aktif takibimiz ve şirket içi kuvvetli iletişimimiz sayesinde en güncel bilgiye kolaylıkla erişebiliyor ve en optimum çözümleri hızlıca geliştirebiliyoruz.